Travmatik olaylar kişinin fiziksel ve ruhsal bütünlüğünü tehdit eden durumlardır. Travma yaşayan kişi hayatına ve fiziksel bütünlüğüne karşı yoğun tehdit hisseder, bunun sonucunda da aşırı gerilim ve korku yaşar. Travmatik Yaşam olaylarının özellikleri;
Beklenmeyen,
Kontrol edilemeyen,
Aniden olan,
Toplumsal Ölçekli ( savaş veya doğal afet) kalabalık bir kurban kitlesi tarafından paylaşılan,
Yaşama Tehdit,
Vücudun bütünlüğüne tehdit,
En sevdiklerimize tehdit,
İnanç sistemlerimize tehdit,
Benlik-Algımıza tehdit,
Travmatik yaşantıları meydana gelişleri açısından ikiye ayırabiliriz; doğal yollarla meydana gelenler ve insan eliyle oluşturulanlar. Doğal yolla meydana gelen travmalar; deprem, sel felaketi gibi doğal felaketlerin insanlar üzerinde yarattığı korku ve çaresizliktir. İnsan eliyle oluşan travmatik yaşantılarda ikiye ayrılır; Kaza ile olanlar ve bilerek, amaçlı yapılanlar. İnsan eliyle meydana gelen travmatik yaşantılara; aile içi şiddet, ihmal, terk, yakın kaybı, aldatılma, mobbing (sistematik aşağılama), tecavüz ve terörü örnek olarak verebiliriz.
Travmatik olaylar her zaman travmaya neden olmazlar. Kişinin yaşadığı felaketin travmatik olmasındaki faktörler; yaşanan olayın şiddeti, olayı yaşayan ya da tanık olan bireyin öz geçmişi, kişilik yapısı, mağdur olan kişinin olay sonrasında yaşayacağı deneyimler ve çevre koşulları yaşanan üzücü olayın travma olup olmayacağını etkileyen durumlardır.
Travma ve Travmatize Oluş
– Stres Modeli
Travmatize oluşun şiddeti (T) aşağıdaki dengeye bağlıdır:
Stres Faktörleri (şiddet/yoğunluk)
Koruyucu Faktörler (güç/dayanıklılık)
Yani travmatik olayın dışında kişinin hayatındaki stres faktörleriyle, kişinin hayatındaki koruyucu faktörlerin arasındaki denge travmatize oluşu belirleyen durumdur.
Son Dönem Psikolojik Travma Tanıları
Akut Stres Bozukluğu (ASD)
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)
Kompleks Travma
Travmatik Psikoz
Devam Eden Stres Bozukluğu(CSD)
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB)
Travma sonrası stres bozukluğu (TSSB), 1980 den beri kaygı bozuklukları arasında bir tanı olarak yer almaktadır. TSSB belirtileri üç temel kategoride toplanmıştır. Tanı koyabilmek için her kategorideki belirtinin en az bir ay sürmesi gerekir.
• Travmatik Olayı Tekrar Yaşamak. Travmatik olay sıklıkla hatırlanır ve kişi travmatik olayı tekrar yaşıyormuş gibi hisseder. Olayla ilgili ve çağrıştıran durumlara karşı birey aşırı duygusal tepkiler gösterir.
• Olayla İlgili Uyarıcılardan Kaçınma ya da Tepki Verme Düzeyinde Azalma. Kişi yaşadığı travmatik olayı düşünmemeye, aklına getirmemeye çalışır. Bu durum hafıza sorunlarına da neden olabilir. Kişi yaşanılan olayın anısına karşı kendisini nötrleştirmeye çalıştıkça hayatın diğer alanlarına (diğer insanlara ilgisizlik, boğuluyormuş duygusu ve olumlu duyguları hissedememe) tepki verme düzeyide azalır. Travma Sonrası Stres Bozukluğunda oynamalar olur, kişi tekrar yaşama ve uyuşukluk arasında gidip gelir.
• Aşırı Uyarılmışlık Hali. Travmatik deneyimden sonra kişinin kendini koruma sistemi, sanki tehlike her an tekrar yaşanacakmış gibi sürekli alarm durumundadır. Fizyolojik uyarılma hali hiç azalmadan devam eder. Travmatize olmuş birey en ufak durumlara bile aşırı alıngan ve kızgın tepki verip çok kolay irkilme yaşar. Bu durum uykuya dalma ve uykuyu devam ettirme güçlüklerini beraberinde getirir..
Travma Tedavisi
Güçsüzlük ve güvensizlik travmatize olmuş bireyin genel durumudur. O yüzden travma tedavisi sürecinde yapılması gereken en önemli şey, travmatize olmuş kişiye güven ve kontrol duygularını olabildiğince verebilmektir. Ardından tedavi sürecinde izlenmesi gereken temeller; travma ve semptomlarını belirlemek, kendini suçlamayı azaltarak sıkıntılarını anlamlandırmak, pozitif bir benlik algısını korumak ya da tekrar oluşturmasında yardımcı olmak, yas sürecinde destek, anlamlı ilşkiler ve amaçların oluşturulmasında yardımcı olmaktır. Hastaların, Travma ve TSSB’nin doğası, özellikle de çoğu kişinin yaşadığı belirtiler (uykusuzluk, kolayca irkilme, depresyon, arkadaşlara ve sevdiklerine yabancılaşma) konusunda eğitilmeleri de yardımcı olabilmektedir. Böyle bir bilgilendirme hastanın yaşadığı belirtileri daha kolay normalize etmesi ve aklını yitirmediği konusunda güvence verir.
Psikolog Oğuz Mordağ