MASAL TERAPİSİ

Masal terapisi, tıpkı diğer terapi türleri gibi kişinin terapi süresince rahatlamasına yardımcı olan bir yöntemdir. Masal terapisi yalnızca masal okumaktan ibaret değildir , içeriğinde metaforlar barındırır. Metaforlar birçok terapi ekolünde halihazırda psikolojik yardım aracı olarak kullanılmaktadır. Masallar içerisinde bulunan bu psikolojik yardım aracı ile çocuğun masaldaki kahramanla kendini özdeşleştirmesine ve yaşadığı durumu normalleştirmesine yardımcı olur . Bu durum, çocuğun kendi duygularını fark etmesini ve kendisini yalnız hissetmemesini, bu sayede rahatlamasına ve kendi sürecini daha açık ifade etmesini sağlamaktadır. Böylece masallar, terapi sürecinin yapılandırılmış bir şekilde götürülmesini sağlayan etkenlerden birisidir. Buna ek olarak, çocuklar yaşları sebebiyle, kendi duygu ve düşüncelerini henüz nasıl aktarmaları gerektiğini bilmedikleri için yetişkinler gibi hissetiklerini anlatamazlar. Çocuklar kendilerini kelimelerle yansıtmak yerine ifade yolu olarak daha çok oyun ve resim gibi yöntemler kullanmaktadırlar. Masal terapisi de çocukların sözcüklerle ifade edemediği durumları masallar üzerinden konuşarak aktarmaları konusunda cesaretlendirir, dil gelişimine katkı sağlar, kelime dağarcığını artırır ve bu sayede çocuklara başka bir ifade yolunun ipuçlarını verir. Başka bir deyişle masal terapisi, çocuğun düşüncelerini aktarma becerisinin, sosyal yeteneklerinin gelişiminde, önemli bir etkendir.

Masal terapisi, bireyin masallardaki olaylarla gerçek hayattaki davranışlar arasında bağlantı kurarak;

  • Bireyin kendi ruhsal süreçlerini fark etmesini,
  • İnsanlar arasındaki ilişki sistemini kavramasını,
  • Problem durumlarını somutlaştırarak daha iyi anlamasını,
  • Kişisel kaynakların ve potansiyelin farkına varıp etkinleştirmesini,
  • Bireye toplumsal gerçekliğin aktarılarak bireyin toplumsal yaşama hazırlanmasını sağlar.

Masal Terapisinin Amacı Nedir?

Masal terapisinin temel amacı, çocuğun kendini duygusal olarak iyi hissetmesini sağlamaktır. Travmatik olay, durum ya da sosyal kaynaklı bir sorun yaşayan çocuğun, bilinç ve bilinç dışı durumlarını açığa çıkarabilmesini sağlamaktadır.

Masal Terapisi Kime Uygulanır?

Masal terapisi 2-13 yaş arasındaki çocuklara uygulanabilir. Duygusal olarak kendisini ifade etmekte zorlanan, davranış bozukluğu gösteren, travma yaşayan, duygusal problemleri olan çocuklarda etkilidir. Aynı zamanda, öğrenme güçlüğü ve gelişimsel gecikmesi olan yetişkin, genç, çocuk danışanlarda, özgüven gelişimine yardımcı olarak grup terapilerinde, benlik algısının gelişimine yardımcı olmak amacıyla özel eğitim sınıflarında kullanılabilir. Masal terapisi merkezimizde uygulanmaktadır.

Masal terapisi aşağıda belirtilen durumları yaşayan çocuklarda, sorunlarına çözüm sağlamak için kullanılır:

  • Aile içinde anlaşmazlıklar yaşanan, kavga bulunan çocuklarda,
  • Anne babası boşanmış ya da bir şekilde onlardan ayrılık durumları yaşayan çocuklarda,
  • Fiziksel, duygusal ya da cinsel yönden tacize uğramış çocuklarda,
  • Evlat edinilmiş çocuklarda,
  • Sevdiği birinin ölümü ya da hastalığı ile baş eden çocuklarda,
  • Aile içinde fiziksel ve ruhsal yönden şiddet gören çocuklarda,
  • Kronik hastalıkları olan çocuklarda,
  • Disleksi, dikkat eksikliği, hiperaktivite tanısı konulmuş çocuklarda,
  • Öfke kontrol yönetimi bozukluğu yaşayan çocuklarda,
  • Ayrılık anksiyetesi yaşayan çocuklarda,
  • Depresyon bulguları saptanan çocuklarda.

Kaynakça

Aras Kemer, F ve Tuzgöl Dost, M. (2020). “Masal terapi” kitabının duygu odaklı terapinin temel kavramları açısından incelenmesi. Psikiyatride Güncel Yaklaşımlar, 12 (1), 411- 425.
Burns, G. W. (2001). 101 Healing Stories: Using metaphors in therapy. John Wiley ve Sons Inc.
Carlson, R. (2001). Therapeutic use of story in therapy with children. Guidance and Counseling, 16, 92–99.
Şahin, M. (2011). Masalların çocuk gelişimine etkilerinin öğretmen görüşleri açısından incelenmesi. Millî Folklor, 23 (89).
Yılmaz, A. (2012). Çocuk eğitiminde masalın yeri (Binbir gece masalları örneği). Süleyman Demirel Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Sosyal Bilimler Dergisi, 2012(25), 299-306.